True Tears

Yıl: 2008
Bölüm Sayısı: 13
Bölüm Süresi: 24 Dakika
Yayın Şekli: TV
Tür: Drama, Romantik, Okul
Yönetmen: Nishimura Junji
Firma/Stüdyo: P.A. Works

Shinichiro hayallerini gerçeğe dönüştürmek için elinden geldiğince çalışarak kendi geleceğine kendi elleriyle yön vermek istemektedir. Bunun içinde amatör çizimleri ve hayal gücü sayesinde resimli kitaplar çizmektedir. Shinichiro'nun uzun zamandan beridir üstünde çalıştığı çalışma ise eskiden beridir sevdiği Hiromi adlı kızla ilgilidir. Hiromi'nin ailesi öldüğünden beri yakın arkadaşları olan Shinichiro'nun evine evlatlık olarak gelmiştir. Shinichiro, Hiromi'yle aynı evde yaşamasına rağmen onun duygularını tam olarak anlayamamaktadır. Hiromi dışarıda herkese karşı neşeli yüzünü gösterirken evde ise hüzünlü hâline geri döner. Shinichiro'nun ise bu duygu değişimi gözünden kaçmaz ve Hiromi'nin gözyaşlarını dindirmek isteği ile hikâyesini şekillendirmeye devam eder.

Bir gün Shinichiro okulun en tuhaf kızı olan Noe ile tanışır ve herkesin kaçınması gereken bir olayı yaşamak zorunda kalır. Noe onu lanetler. Shinichiro bu lanete tam olarak inanmasa bile Noe ile zamanla arkadaş olur ve bu arkadaşlık büyük sorunlara neden olmaya başlar.

Sıradan mı sıradan bir hikâyeye sahip. Ama kendine göre güzel bir hikâyeye de sahip bir yapım. 3 kız ve 3 erkek var. Ortaya bir altıgen aşk hikâyesi çıkıyor =P Kimin eli kimin cebinde değil gibisinden haha =) Tamam şaka şaka o kadar karışık bir hikâye değil tabii. Ana oğlanımızı 3 kız seviyor =P Diğer iki oğlan işte diğer üç kızdan birilerini seviyorlar, orasına girmek istemiyorum şayet :D  Esas oğlanımız kendi hâlinde o kadar şen şakrak olmayan, mükemmel bir yeteneği bile olmayan sıradan bir gençtir. Ancak ve ancak üç şapşal kızımız bu oğlana aşık oluyor :D Ve çocuk bu üçünün de aşkından habersiz hahaha :D Çocuğun suçu günahı yok! Ona kefilim kesinlikle =P Kızlar saf =P

Neyse işte hikâyemiz aslında pek sıradan başlamıyor, işte Noe adlı kızımız sanki sihirli bir şeyler yapacakmış gibi bir izlenime sebep oluyor ilk başlarda. Ama sonradan olayın, geçmişinde yaşadığı üzücü bir olayın etkisinden dolayı olduğunu anlıyoruz ve onunda sıradan saftirik küçük bir velet olduğunu görüyoruz. Ama ne velet*-* Ortalığı karıştran biri de diyebiliriz bir bakıma. Bu bakımdan ağabeyine çekmiş diyebilirim. Zira ilerleyen bölümlerde ağabeyinin de tam bir çatlak olduğunu görebiliyoruz. Maç ortalarında gelip laf sokmalar filan. Neyse... Ayrıca bu ağabeyinin de bir sorunu var ki! Görmeye gelsin. Orasını siz izleyin görün derim.

Diğer kız karakterimiz ise olaylara pek etki etmiyor açıkcası. Hani ortaya karışık salata misâli bir durumu söz konusu. Olsa da olmasa da olur gibisinden. Onun olmasının tek ilginç yanı Shinichiro'nun arkadaşıyla olan bağlarının ne kadar kuvvetli olduğunu görmemize neden oluyor. Biraz konudan konuya atlamış gibi oldum sanki yahu o_O

Bildiğin fıstık =D

Bu hikâyeyi sevmemin asıl nedeni ise gerçekten sıradan olup ortalığı saçma sapan karıştırmadan güzel bir sonla bitirmeleri. Zira izlediğim çoğu animede gerçek aşkından vazgeçip sonradan tanıştığı kıza aşık olan karakterleri görünce hüsrana uğruyordum. Düşüncesi bile korkunç çünkü. O kadar sevmişim o kişiyi, ama kafamı karıştıran biri karşıma çıkıyor ve bu yüzden yıllarca sevdiğim aşkımı terk ediyorum. Bu bana genel olarak üzücü gelmiştir. İstisnaları karıştırmıyorum tabii. Çoğu animede bu tabu maalesef yıkılmadan devam ediyor. 2008 yapımı olmasına rağmen bu tabuyu yıkan bir seriyi izlemek gerçekten ama gerçekten hoşuma gitti. Sıradan mı! Sıradan olsun... Önemi yok yani...

Üzülme kızım o_O

Bu arada hikâye sıradan demişken bunu gerçek hayatımızda yaşamamız ise gerçekten olası bir durum bana göre, bunu da ayrıca belirtmek istedim. Hoş bizim ülkemizde öyle arkadaşının çocuğunu evlatlık almak gibi bir durum söz konusu pek nadir olabilir, ancak Japonya'da böyle bir şeyler olabileceğini düşünüyorum. O yüzden böyle bir olayın orada yaşanmasının bile mümkün olabileceğini düşünmek bu hikâyenin ne kadar gerçeğe yakın olduğunu gösteriyor. Kısaca değişik bir tat arıyorsanız izleyin derim...

Bu çocuk çok şeker ya!